27 Ocak 2014 Pazartesi

Ocak'ın Son Günleri Böyle Geçiyor

Bu Ocak ayı adeta bir Nisan hatta Mayıs gibi geçti. Televizyonlarda endişeli bakanlar "yazın kuraklık bekleniyor" uyarıları yaptılar. Çok şükür sonunda normal Ocak ayı sıcaklıklarına dönüyoruz. Bugün kar yağsa yağacak gibi bir hava var. Allah evsizlerin, açların, muhtaçların yardımcısı olsun bizi de vesile kılsın inşallah.

Geçen hafta -muhtemelen ayın 22'si olabilir- teyzemin kızı dünyaya geldi. Annemin ismini vermişler. Ben de çok görmek istiyorum, bu haftasonu Çanakkale'ye yolculuk olabilir. Kaç akrabam var ki zaten, ez azından olanların gönüllerini hoş tutalım.

Ve haftaya izinliyim. Biraz nefes almak, normal hayata dönmek adına güzel bir hafta olacağını umuyorum. Bugün de sözlümün son sınavıydı, güzel geçmiş. Bu dönemden dersimiz kalmadı inşallah. Ama ortalama da istediğimiz seviyeye gelmedi. Yani seneye 1.dönem okulda olacağı kesin. Ama mezun mu olur, 2.döneme uzar mı bilemiyoruz. İnşallah 2.döneme uzama gibi bir durum olmaz. Gerçekten zaman geçtikçe sıkılıyoruz. Uzakta olmak zor geliyor. Bu kadar yıldan sonra artık eşimin yanında olmak istiyorum. Birilkte zaman geçireceğiz diye İstanbul'un bütün kafelerini talan etmeyelim, evde ayağımızı uzatıp çay içebilelim istiyorum. Aile olalım yuvamız olsun falan böyle normal insan hayatı gibi şeylerin hayalini kuruyoruz:)

23 Ocak 2014 Perşembe

Site Önerisi - 3

Bu sıralar malum, ev ekonomisi konusuna merak saldım. Hızla "Zengin Baba Yoksul Baba" kitabını okuyorum (Bittiğinde kitap ile ilgili fikirlerimi paylaşacağım). Konuyla ilgili internet üzerinde de araştırmalar yapıyorum. Mesela indi rim kuponu olayı bizim ülkemizde gelişmiş değil. Yurtdışındaki bloglarda tasarruf etmek için bu kuponlrı sıkı takip ettiklerini anlatıyorlar, malesef bunu bize uygulamam mümkün olmuyor. Bunun dışında kampanyaları takip etmeye başladım. Henüz bir şey kazanamadım tabii ki, dün bir bugün iki:) Ama bilinen firmalar ne kadar çok kampanya yapıyormuş da haberimiz olmuyormuş dedim. İlk önereceğim site bu kampanyaları takip etmek için; daha iyisini bulana kadar en iyisi:) http://forum.hergunkampanya.com Yapılan kampanyaların kazananları da duyuruluyor. Hergün yeni kampanyalar ekleniyor. Takip edilebilir.

Bir diğer siteyi ise biraz önce gördüm. İnternet üzerinden yapacağınız alışverişleri bu site üzerinden yapıyorsunuz. Her marka için farklı iade oranları var. O oran tutarını banka ya paypal hesabınıza iade ediyorlar. İnternette biraz araştırdım, rakiplerine göre avantajı üyelik aidatı almaması. Henüz şahsen deneme şansım olmadı ama buradan alışveriş yapıp parasını alanlar olmuş. Küçük bir alışverişle denenebilir, ben bir dahaki kitap alışverişimde denemeyi düşünüyorum. Siteye  paracebe.com linkinden ulaşabilirsiniz.

20 Ocak 2014 Pazartesi

KPSS2014'te Ben de Varım!

Dün KPSS'ye çalışmaya başladım! Kendimden hiç beklemiyordum cidden. Aferin bana:) Çok paslanmışım. Aynı yeri on kere okuyorum, not alıp üstünden geçiyorum ama sorulara geldiğimde hangisiydi ya diye kalıyorum ve en başa dönüyorum. Tarih açığım olduğu için tarihle çalışmaya başladım. İslamiyet öncesi Türk Devletlerini işliyorum şu anda. Şaka gibi gerçekten, ortaokulda çalışıyordum ben bu konulara. İşe girmek için bile Uygurlarla Göktürkleri bilmem gerekmesi cidden komik geliyor elimde değil:)

Hakkımda hayırlısı olsun. Hiç çalışmamış şekilde KPSSP3'ten 75 almıştım. Bunun üzerine en azından 15 puan eklemem gerekiyor. Belki tüm konuları sular seller gibi öğrenemem ama hiç çalışmadan girdiğimle arasında bir fark olacağına inanıyorum. memurlar.net'i de takip etmeye başladım. Şu zamana kadar tercih listesi yayınlanmış denildiğinde bile o kadar uzak bir konu oluyordu ki benim için. Bu işe bulaşacaksam süreci de takip ediyor olmam lazım. Elimden geleni yapıyorum. Özel sektörden emekli olamayacağıma kanaat getirdim de, nerede devam edeceğim Allahu Alem:)

Bunun dışında tarihe not düşmek adına, bugün altın aldı başını gidiyor. 90,35 seviyesinde şu an. Dolar da yeni bir rekor kırdı herhalde. 2,25! Ve hava Ocak ayı olmasının tersine oldukça güneşli ve güzel. Bu da son bir haftada haberlerde yazın bizi kuraklık bekliyor haberleri yapılmasına neden oluyor. Barajlarda su bitme seviyesine gelmiş durumda. Kocaeli'ndeki Yuvacık Barajı'nda 15 günlük su kalmış. Bildiğim kadarıyla oraya Sapanca Gölü'nden de su basılıyor. O yüzden sıkıntı olmayacağını düşünüyorum. Ama İstanbul'un halini susuz düşünemiyorum. İnşallah hafta içerisinde güzel bir yağış alırız.



16 Ocak 2014 Perşembe

Yavaş Yavaş Zengin Ol

Ev ödemesi de eklendikten sonra, ay sonlarını getirmekte ciddi güçlük çekiyorum. Sürekli kenarda köşede bir birikmişim varsa (ki her zaman vardır) ondan kırpıyorum. Hiç istemiyorum ama aç da kalacak değilim. O kenardaki parayı evlilik hazırlıklarında lazım olur diye, ola ki Allah korusun işten ayrılır bir süre iş arama döneminde kalırsam vs. gibi durumlar için tutuyorum.

Aslında lüzumsuz harcamalarım da yok. Çocukluğumdan beri ayaklarımı yorganımdan kısa uzatmaya alıştım. İhtiyacından fazla paran varsa sakla, nasılsa lazım olur:) Biz böyle büyüdük. Kendimi bildim bileli kumbaram olmuştur. Ciddi paralar biriktirdiğim de olmuştur hatta. İşe girdikten sonra da kumbara yerine banka hesabım var. Zaten ev alma hevesiyle bir borcun altına girdim, ama o bana kenara para koyuyorum gibi gelmiyor. Ödemem gereken bir borç, yani hiçbir zaman "aferin bana, bu ay da maaşımın yarısını geleceğime yatırdım" demedim. Belki böyle düşünmek aklıma gelse daha mutlu olurum. Şu an, hiçbir ayın sonunu çıkaramıyorum, demek ki gereksiz harcamalar yapıyorum diyorum. Gereksiz harcamalar dediğim de kredi kartı borcu geliyor aylık 200TL kadar bir şey. O olmasa güzel olurmuş. Bir de öğrenim kredisi almıştım, onun ödemeleri başladı. Ayda 235TL da ona veriyorum. İkisi etti mi 435TL. Kış aylarında 100TL kadar da doğalgaz ödemesi eklendi. Bunlar bana kalsa çok da rahat bir şekilde ay sonunu çıkarabilirim. Büyük ihtimalle eve girerken de hesabımı böyle yapmışımdır. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı tabii ki:( Ve sürünme sınırında yaşıyorum.

Para olmayınca harcayamıyorum da normal olarak. Bu sefer arkadaşlarım benim "cimri" olduğumu düşünüyorlar. Hayır efendim, bir çantaya 250TL vermiyorsam cimri olduğumdan değil tutumlu olduğumdan. Benim bir ailem olacak, eşim şu an için geleceğimize yatırım yapamıyor. Normal olarak ben bir şeyler yapmaya çalışıyorum. 250TL'lık çantam yok, ama 25 yaşımda ev sahibi olacağım Allah nasip ederse. Bunu bana diyen arkadaşım benden 2 yaş büyük, yani benden 2 yıldır daha uzun bir süredir çalışıyor. Ama ay sonlarını zor getiriyor. Şu anda kenara konmuş 1 TL'si bile yok. Benim için böyle bir yaşam tarzı vicdan azabı ve sürekli stres halinde olurdu herhalde. Ya işimi kayedersem? Bunca yıldır neden çalışıyorum? Para kolay kazanılmıyor, neden kolay harcansın ki?

Dün internette gezerken bir site keşfettim. http://www.getrichslowly.org İnsanlar kendilerine koydukları hedefleri paylaşıyorlar. Elde ettikleri başarıları anlatıyorlar. Tamam kimsenin zengin olduğu falan yok elki ama motivasyon denen de bir gerçek var. Yaşam tarzlarımız ve kazandığımız paralar çok farklı ama yine de kazandıkları parayı havaya savurmak yerine ceplerinde tutmaya çalışan insanlar olduğunu görünce çok sevindim. Her okuduğum şeyin bana yeni yeni fikirler katacağını düşünüyorum ve seviniyorum. En yakın arkadaşınız da olsa, geçip karşınıza "benim şu kadar param var. Şu kadar kenara koyuyorum, şuraya şu kadar yatırım yapıyorum" diye anlatmaz. Dolayısıyla dünyada başka insanlar neler yapıyor bilemiyorum. Bu şekilde forumlarla fikir alışverişi de oluyor.

Bir de kitap sipariş ettim, yine bakış açımın gelişmesi için okumak istiyorum. Normalde kişisel gelişim kitaplarını okumam, birilerinin karşısına geçip şöyle yapın süper olursunuz böyle yapın muhteşem olursunuz demek bana çok sahte, uygulamaz ve saçma geliyor. Bu kitap da ne kadar faydalı olur tartışılır. Sonuçta kazandığım para aynı kaldıktan sonra en fazla yapabileceğim sadece nefes alarak yaşamaya çalışmak olur. Yine de bilmediğim bir şey görebilmek umuduyla aşağıdaki kitabı sipariş ettim. Kitabı okuduktan sonra yorumlarımı paylaşacağım. Bu arada, fikir edineyim diye ona da para verdim ya, şimdiden bütçeme zararlı oldu:)








Kitabın kitapyurdu.com fiyatı 12.75TL
Şimdiden bana iyi okumalar ve umarım verdiğim paraya değersin:)















Amerika'da Bayramlarımız Tatil Olsa

Bu sabah bir haber sitesinde gezerken tesadüfen gözüme bir haber çarptı. Amerika'daki okullarda, müslüman dini bayramlarının tatil olarak tanınabilmesi için Beyaz Saray'ın sayfasında bir imza kampanyası başlatılmış. Malesef ki sosyal medya yeterince kullanılamadı ve bir aydır bizim hiç haberimiz olmadı. Bugün son gün! Ve henüz oylar 51.877 civarında. Toplam sayının 100.000 olması gerekiyor ki dikkate alınsın. Elimden geldiğince gördüğüm her yerde bu haberi paylaştım, hatta twitterdan ünlülere twit bile attım. Ne de olsa onların bir tweeti binlere ulaşıyor. Buradan da duyurmak istedim. Fırsatımız varken değerlendirmekte fayda var.

https://petitions.whitehouse.gov/petition/support-movement-having-muslim-holidays-recognized-school-year-throughout-united-states-america/wR6RCfzn#thank-you=p


13 Ocak 2014 Pazartesi

Şu Meşhur Salgın

Geçen hafta tam zamanlı hastaydım. Cuma günü gözlerim aşırı ağrıyordu, televizyon bile izleyemiyordum. Ben de gözlük numaralarımın değişmiş olabileceğini düşünerek cumartesi günü göz doktoruna gittim. Bir sıkıntı olmadığını, ama kansızlık olabileceğini söyledi. Bunun üzerinde pazartesi günü de dahiliye doktoruna gidip kan verdim. Kansızlık da olmadığını öğrenmiş oldum. O öğleden sonra başım acayip ağrımaya ve halsizlik hissetmeye başladım. Meğerse kaç gün süren başağrılarımın sebebi grip mikrobuymuş. O gece ateşim çok yükseldi. Havale geçireceğimden korktum. Gerçek anlamda berbat bir geceydi. Vücudumdaki tüm kaslar ve eklemler ağrıdı, ateş yüzünden saçma sapan rüyalar gördüm. Sürekli uyandım, her uyandığımda sabah olmuştur herhalde diyecek kadar uzun süren rüyalar görmüş oluyordum ama saate baktığımda sadece bir saat uyuduğumu gördüğümde inanamadım ateşten halüsilasyon gördüğümü sandım.


 Sabah kalktığımda o enerjiyle ancak sağlık ocağına gidebildim, doktorlar çok garipler gerçekten. Bana ateşimin olup olmadığını soruyor, önünde duruyorum yahu baksana var mı yok mu kaç derece? Ateş düşürücü ve ağrı kesici iki ilaç yazdı. Tabii ki ilaçların bir etkisi olmuyor dinlenme ve beslenme ile geçiyor. O da bunu bildiğinden 2 gün de rapor verdi. Ama 2 günün sonunda bende bir değişiklik yoktu. Bunun üzerine 2 gün daha rapor verdi. Sürekli doktora taşınıp durdum.


Bu arada hastalığımın 2. ya da 3. gününde kayınvalidem Kocaeli'nde dayanamayıp yanıma geldi. Allah razı olsun, o olmasaydı nasıl atlatırdım bilemiyorum. O halsizlikle mutfağa su içmeye bile gidemiyordum. Ev arkadaşlarım da gündüz işte akşam mesaide oldukları için evde tek başıma aç bir şekilde yattım ilk günlerde. Neredeyse hiçbir şey yemedim hatta. Sonra kayınvalidem 2 gün kaldı bizde. Sağolsun birsürü yemek yaptı ve tabak tabak meyve yedirmiştir. Çok şükür şimdi daha iyiyim. Sözlümün de finalleri olduğu için gelemiyor, telefonla arayıp sormaktan başka bir şey yapamıyor. Ama kayınvalidem arayıp haşlamış, "kız nefes bile alamıyor tek başına gurbetlerde yaşamaya çalışıyor, çabuk bitir o okulu kafanı koparırım" şeklindeki bir azarı bana kadar ulaştı. Böyle zamanlarda yalnızlık çok koyuyor cidden. Kendi annem hayatta olsa gelemezdi yanıma, o yüzden annem yok olaydı keşke diye extra bir üzüntü duymadım ama sözlümün okulu bitseydi eşim olabilirdi. Başka da kimsem yok zaten. Babam hastalığımın ilk gününde aradı, hasta mısın sen dedi. Ben anlattım baya, şöyle oldu böyle oldu hastayım baya falan diye. El cevap: hmm anladım geçmiş olsun, ya bizim evin internet şifresi neydi? Ben tabi sinir oldum ben orda hasta ölüyorum umrunda bile değil. Netekim bütün hafta da aramadı bile nasıl oldun diye. Kardeşim de bir tarafta hastaymış herhalde. O da aramadı. Ev arkadaşlarım sürekli mesaideler, yüzüme bakan bile yok. Anladım ki herkes iyi gün dostu. Hastayken kalıyorsun tek başına. Ancak eşin, annen gibi canların olursa onlar çeker kahrını. Onun dışında kimse kendini üzmüyor bile:(

Evde zaman geçmek bilmedi, hasta halimle bile yatmaktan sıkıldım. Tamam iyi olsam yemek yapar temizlik yapar bir şekilde geçirirdim o zamanı ama hakkaten zaman geçmek bilmiyor. Yine iyi kötü çok şükür bir işim var. 6 gün aradan sonra bugün sahalara döndüm, gazam mübarek olsun.

5 Ocak 2014 Pazar

Eminönü Çıkartması

Dün öğleden sonra Eminönü'ndeydik ev arkadaşımla. O kadar kalabalıktı ki, bütün İstanbul ordaydı herhalde. Birçok dükkanın yerini öğrendim ama hâlâ oldukça karışık kafamda. Bir de esnafın çoğu o kadar alakasız ya da saygısız ki müşteri ile. Ya suratınıza bakmıyorlar ya da bir şey sorunca tersliyor haşlıyorlar. Müşteriye doyunca böyle oluyor demek ki. Ama kusura bakmasınlar, ürünleri ne kadar beğenirsem beğeneyim suratı sirke satan satıcılara bir dakika bile tahammül edemiyorum. Kendileri kaybeder:)

Neyse, çok şükür seccadelik etamin bulabildim. Siyah renk etamine gümüş ve altın rengi simli ipler aldım. Yalnız daha önce eklediğim resimlerde siyah olan seccadeyi işleyemeyeceğim, örnek bilgisayarda olduğu için resmin kalitesi yeterince iyi değil, gözlerim seçmiyor. Ama diğerini işlemeye bugün başladım, tez zamanda bitiririm inşallah.


İlk motifler resimdeki gibi oldu. Gümüş renk hoş duruyor, işlemesi düşündüğüm kadar zor da değil.








Mutfak takımı için aradığım kumaşı kimse anlamadı malesef. Dolayısıyla alamadım, ama en azından mutfak takımı örneklerinin olduğu bir kitap aldım.





Farklı konulara ayırıp örnekleri derlemişler. Dayanamadım aldım. Derginin fiyatı 13 TL. Ama güzel bir çalışma olmuş. Tüm motiflerin ayrıntılı şemaları da var.







Seccadeyi işlemeye başlarken mutfak takımımın 5. parçasını bitirdim. Bu haftasonu bereketli geçti. Ama başağrısından duramıyorum birkaç gündür. Gözlerimden şüphelenip göz doktoruna gittim dün. Numaralarda herhangi bir ilerleme ya da tansiyonda sıkıntı yok dedi çok şükür. Ama kansızlık olabilir dedi. Yarın da kan testi yaptırmaya gitmek istiyorum. Başka şeyler için gittiğim doktorlar da sürekli aynı şeyi söyleyince artık baktırmak farz oldu.

Sözlümün de sınav haftası. İster istemez stres yapıyor. Dün telefonda konuştuk, normalde kahkaha atacağı şeylere gülümsemedi bile. Çok moralim bozuldu çok kötü hissettim. İnşallah sınavları çok güzel geçer büte de kalmaz morali de düzelir. Ben de Şubat tatilinde izin almak istiyorum. Artık kayağa mı gideriz Kartepe'ye, nişanlık mı bakarız bilmem ama bir şekilde güzel değerlendiririz o tatili umarım.

Yeni bir hafta başlıyor. Hakkımızda hayırlısı olsun. Umarım çooooook güzel geçer. Amin ^_^


2 Ocak 2014 Perşembe

Mutfak Takımım

Mutfak takımımı etaminden yapmaya karar verip dantel ördüklerimi yoksaymayı göze almıştım. Ama yılbaşı tatilinde heryerin kapalı olması nedeniyle etamin de alamadım. İzmit'ten de dantel takımı getirmiştim. Dün boş durmayayım bari deyip elime aldım. Ne yalan söyleyeyim çok özlemişim dantel örmeyi. Çok çok özlemişim. Tüm gün onunla uğraştım. Şu an peçetelerin 5.parçası bitiyor. 12 parça olması gerekiyor. Ehh bizim evlenmemize de hakikaten çok var daha. Masaörtüsüne bile başlamayı düşünmüyor değilim. Gelmiş geçmiş en büyük eserim olurdu herhalde:)

Şaheserimin öylesine çekilmiş bir resmini ekleyeyim. İleride daha güzel hallerini de koyarım:
Görüldüğü gibi henüz oyaları da yok. Ama zamanla her şey olur. Böyle deyip deyip başlamadıkça hiçbir şey olmuyor, şimdi en azından ufak ufak ilerliyorum. Gelecekteki evimi süslüyorum kafamda:)