Dün akşam gerçekten de kar yağışı nedeniyle bizi 1 saat erken bıraktılar. Önceki senelerde genelde erken bırakıldığımızda servisimiz bir yerlerde mahsur kalıyordu ve biz bir türlü eve saat 9'dan önce varamıyorduk. Ama bu sene maşallah servisimize, tam saatinde geldi aldı bizi. Eve 1.5 saat erken gitmiş oldum. Ama iş stresi de nereye gitsem benimle geldiği için çok da rahatlatıcı olmadı:(
Müdürsüz geçirdiğimiz haftalar çok stres ve baskı altındayız. Ekipçe, kendimizi savunmayı bilmiyormuşuz onu farkettik. Kim ne derse top bizde kalıyor, biz topu bir türlü karşı tarafa geri atamıyoruz. Tüm grubu ilgilendiren bir projede nedense asıl işi yapması gereken arkadaşların işlerini geciktirmeleri sorun değil, ama onların gecikmesi yüzünden bizim de revizyon tarihlerini mecburen ileri atıyor oluşumuz kriz! Bir de anlattığım gıcık pazarlama müdürüyle toplantıya girdiğim proje ile ilgili malesef bir ilerleme kaydedemiyorum. Ben de bıktım, elimden çıksa da kurtulsam diye dualar ediyorum ama tek başıma çırpınınca bu kadar oluyor. Çok bunalıyorum, sıkılıyorum. Ne yapacağımı bilemiyorum. Bu şekilde olunca ister istemez sabahları kalkıp buraya gelmek bana zulüm gibi geliyor. Motivasyon sıfır:(
Şu anda iş yaşamım böyle malesef. Bilmiyorum yaa, çalışmak böyle olmak zorunda mı, ben mi çok umursuyorum kafama takıyorum. Bazı çalışanlara gıpta ediyorum; o kadar umursamazlar ki. Nasılsa o cevap verir, öbürü sorar, birisi öğrenir ben de ondan öğrenirim falan diye geçiyor hayatları. İnşallah güzel bir işim olur ilerde. Severek yapacağım bir iş istiyorum, beni başkasına muhtaç etmeyecek kadar maaşım olsun yeter:( Çok şey mi istiyorum:(
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder