28 Mayıs 2014 Çarşamba

Senden Önce Ben ~~ Jojo Moyes

Kitabı okumadan önce yorumlara başvurmak ne kadar faydalı bir kez daha sorguladım. Beklentim o kadar yükselmiş ki kitap ister istemez sönük kaldı sanırım. Büyük, büsbüyük, kocaman bir aşk bekliyordum. Birbiri için yapamayacağı şey olmayan karasevdalı gençler. Eh kitabın ismine de bakınca "senden önce ben hiçtim kendimi seninle buldum" diyeceklerini de düşündüm. Tamaam bu kadar beklentiden sonra kitaba başlayınca her sayfada, "hadi ama parti ne zaman başlayacak?" diye diye okudum, kitap bitti ve o parti hiç başlamadı.

Kitabımızın konusu: Evini geçindirmek için çalışması gereken bir hatun var; esas kızımız. Bir de çok zengin olan, geçirdiği kaza ile tekerlekli sandalyeye mahkum kalan; yakışıklı, sivri dilli, zengin bir genç. Bu da esas oğlan. Kızın hiçbir hasta bakma kabiliyeti yok, ama zaten esas oğlanın annesi de bakıcı değil moral düzeltecek bir arkadaş aradığından sıkıntı da yok. Oğlan kazadan önce hayatı deli dolu yaşayan, maceradan maceraya koşan ve çapkınlığıyla ün yapmış birisi. Ama kazadan sonra göğsünden aşağısını hissetmiyor ve bu da onu yıkıyor ister istemez... Tahmin edileceği üzere bir aşk alevleniyor, bir dakika alevleniyor deyip beklentiyi yükseltmeyelim; kıvılcımlanıyor. Şöyle ağız tadıyla coşkulu bir Leyla&Mecnun öyküsü okuyamıyoruz beklemeyin. Sonu da benim istediğim "happily ever after" sonlarından değil. Bittiğinde yazara adam akıllı sinirlendim. "Bak atarım bu kitabı, yakarım. Bu ne biçim son?!" gibi gibi tepkilerim bir yarım saat sürdü sanırım... Kitabın anlatımı süperdi, okurken hissettiklerim güzeldi ama bir türlü zirveye ulaşamadık. Bittiğinde felçli insanların hayatları ile ilgili daha çok şey öğrenmek için ufak bir araştırma yapmadan da geçemedim. Sanki hiçbirimizin hayatında böyle bir şey olmaz, sonsuza kadar sağlıklı kalacağımız garanti gibi ne güzel yaşıyoruz. Ha bu ihtimali gözönüne alıp ne yaptın derseniz, sadece hayatlarını kolaylaştırmak için ne yapılabilir diye araştırdığımla kaldım. Allah dert sahiplerine sabır kolaylık versin...

Velhasıl yine tavsiye etmemeye gönlüm razı olmuyor bu kitabı. Okunsun ama çok bir şey beklemeden okunsun...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder